Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

level: kkkk1

Questions and Answers List

level questions: kkkk1

Question	Answer
a square	kare
a guide	kilavuz
a squash (zucchini)	kabak
a container	kap
a grave	kabir
a cable	kablo
cableless	kablosuz
Wi-Fi (cableless internet)	kablosuz internet
a shell (peel, rind, crust, scab)	kabuk
acceptance (admittance, agreement)	kabul
a rib	kaburga
how many	kaç
how many	kaç tane
illegal	kaçak
which, (how manieth)	kaçıncı
amount (degree, proportion)	kadar
a glass	kadeh
woman	kadın
a head	kafa
a cage	kafes
paper	kâğıt
hero	kahraman
breakfast	kahvaltı
coffee	kahve
brown	kahverengi
crowded (crowd)	kalabalık
a hip (buttocs)	kalça
a sidewalk	kaldırım
a kurb	kaldırım taşı
a castle	kale
Pen (pencil)	kalem
a mold (form)	kalıp
thick	kalın
heart	kalp
a camp	kamp
public, (community, the people)	kamu
blood	kan
Canada	Kanada
Canadian	Kanadalı
cancer	kanser
cruel (coward)	kansız
law (act)	kanun
a container (vessel)	kap
closed (shut; covered)	kapalı
door (gate)	kapı
a tiger	kaplan
spa	kaplıca
tortoise (turtle)	kaplumbağa
down payment	kapora
captain	kaptan
snow	kar
to snow	kar yağmak
black	kara
a deer (roe)	karaca
liver	karaciğer
Black Sea	Karadeniz
character	karakter
clove (carnations)	karanfiller
darkness (dark)	karanlık
a decision	karar
to decide	karar vermek
carbohydrate	karbonhidrat
snowman	kardan adam
a snowdrop	kardelen
sibling	kardeş
a wife	karı
a stomach (abdomen, belly)	karın
an ant	karınca
complex	karmaşık
cauliflower	karnabahar
watermelon	karpuz
opposite (opposed)	karşı
mixed	karışık
across (on the opposite side of)	karşısında
an eagle	kartal
a muscle	kas
eyebrow	kaş
little town	kasaba
yellow cheese	kaşar
a spoon	kaşık
November	kasım
itch	kaşıntı
itching	kaşıntı
hurricane	kasırga
floor (storey)	kat
killer (murderer)	katil
a jar	kavanoz
a junction	kavşak
melon	kavun
skateboard	kay kay
a rock	kaya
slides	kaydırak
slippery	kaygan
beech	kayın
father-in-law	kayınpeder
mother-in-law	Kayınvalide (kaynana, kayınvalidesi)
a loss	kayıp
an apricot	kayısı
a record	kayıt
a source	kaynak
accident (mishap)	kaza
a sweater (pullover)	kazak
If you win, let's celebrate!	Kazanırsan kutlayalım!
accident-free	kazasız
safe and sound	kazasız belasız
a stake (post)	kazık
a goat	keçi
a cat	kedi
If it is a cat	kediyse
amber	kehribar
a butterfly	kelebek
a word	kelime
violin	keman
a belt	kemer
a bone	kemik
margin	kenar
self (own)	kendi
urban	kentsel
times	kere
celery	kereviz
brothel	kerhane
sack (pouch)	kese
definite	kesin
certainty	kesinlik
definitely	kesinlikle
I wish	keşke
pleasure	keyif
joyous	keyifli
time	kez
a match	kibrit
butt (ass)	kıç
ass	kıç
a cellar	kiler
a cover	kılıf
a church	kilise
a lock	kilit
locked	kilitli
kilogram	kilo
kilometer	kilometre
who	kim
some (whom, certain)	kimi
sometimes	kimi zaman
whose	kimin
with whom	kiminle
no one	kimse
chemistry	kimya
dirt	kir
cherry (gean)	kiraz
a cherry	kiraz
broken	kırık
wrinkled	kırışık
forty	kırk
dirty	kirli
red	kırmızı
red meat	kırmızı et
in the red t-shirt	kırmızı tişörtlü
reddish	kırmızımsı
eyelash	kirpik
winter	kış
short	kısa
a person	kişi
portion (section, part)	kısım
in winter	kışın
jealous	kıskanç
jealousy	kıskançlık
a continent	kıta
a book	kitap
bookcase (bookshelf, library)	kitaplık
kiwi	kivi
curly	kıvırcık
a gown	kıyafet
a shore (coast)	kıyı
minced meat	kıyma
splinter	kıymık
a girl	kız
younger sister	kız kardeş
a sled (a sledge, toboggan)	kızak
girlfriend	kızarkadaş
frying	kızartma
angry	kızgın
coal	kömür
a bowl	kâse
personal rights	kişisel haklar
thyme (oregano)	kekik