Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

level: 30 CE - ES

Questions and Answers List

level questions: 30 CE - ES

Question	Answer
She drives——-. / Dikkatlice araba kullanır.	carefully
My friends are very clever; they —— in all their tests. / Arkadaşlarım çok zekidir; tüm testlerinde başarılı olurlar.	excel
You can only —— the school when you pass the exam. / Sınavı geçersen okula ancak katılabilirsin.	attend
You can only —- the school exam when you work hard. / Çok çalışırsan okuldaki sınavı geçebilirsin.	pass
We study the ——- of Prophet Mohammed. / Peygamber Muhammed'in biyografisini inceliyoruz.	biography
Sometimes I cannot —— certain words. / Bazen bazı kelimeleri doğru telaffuz edemem.	pronounce
Long words’ ——- is very hard. / Uzun kelimelerin telaffuzu çok zordur.	pronunciation
I have a big problem with my ——. / Sağlığımla ilgili büyük bir sorunum var.	health
I have a big problem —— my health. / Sağlığımla ilgili büyük bir sorunum var.	with
We sometimes have lessons —-. / Bazen dersleri dışarıda yaparız.	outside
We —— get bored during the lesson. / Ders sırasında asla sıkılmayız.	never
There are lots of —— words between English and Turkish. / İngilizce ve Türkçe arasında birçok benzer kelime vardır.	similar
Sometimes, my sister —— me while I am solving my test. / Bazen kardeşim test çözerken beni kızdırır.	annoys
In the afternoon, my sister and I —— very well. / Öğleden sonra kardeşimle çok iyi geçiniriz.	get along
We watch TV ——-. / Rahatça televizyon izliyoruz.	comfortably
When you are the older sister, you should be a ——- for your younger sister. / Abla olduğunda, küçük kardeşin için bir rol modeli olmalısın.	role model
We will be older and more ——-. / Daha yaşlı ve daha olgun olacağız.	mature
When I am older, I will start ——- a hijab. / Daha büyük olduğumda başörtüsü takmaya başlayacağım.	wearing
He says ___ need to be more careful about my exams. / Sınavlarım konusunda daha dikkatli olmam gerektiğini söylüyor.	I
___ Wednesdays, we play curling. / Çarşamba günleri curling oynuyoruz.	On
Our social studies teacher has ___ serious sickness. / Sosyal bilgiler öğretmenimizin ciddi bir hastalığı var.	a kind of
One ___ of him, I don’t really appreciate him. / Onun bir yönünü gerçekten takdir etmiyorum.	aspect
Tuncay’s _____ is also an English teacher. / Tuncay’ın baldızı da İngilizce öğretmeni.	sister-in-law
He doesn’t want to help us ____ for a multiple-choice exam. / Çoktan seçmeli sınav için hazırlanmakta bize yardım etmek istemiyor.	get prepared
I ___ live in Germany. / Almanya'da yaşamak isterDim.	would like to
If I had a chance, I ___ everyone. / Bir şansım olsaydı, herkese yardım ederdim.	would help
I ___ to India. / Hindistan’a hiç gitmedim.	have never been
I ___ you about this before. / Sana bunu zaten daha önce söyledim.	have already told
After this course, I ___ swim. / Bu kurstan sonra yüzebileceğim.	will be able to
You ___ listen to me. / Beni dinlemek zorunda değilsin.	don’t have to
We ___ drink water in school. / Okulda su içmemeliyiz. (yasak)	mustn’t
I have some relatives ___ in Germany. / Almanya'da yaşayan bazı akrabalarım var.	who live
I have a relative ___ in Germany. / Almanya'da yaşayan bir akrabam var.	who lives
Last week, before the exam, I ___ a lot. / Geçen hafta, sınavdan önce çok çalışmıştım.	had studied
We ___ in Trabzon for seven years. / Yedi yıldır Trabzon’da yaşıyoruz.	have been living
Liberos always ___. / Libero oyuncuları her zaman savunma yapar.	defend
I have to communicate with other ___. / Diğer insanlarla iletişim kurmam gerekiyor.	people
We ___ curling on Wednesdays. / Çarşamba günleri curling oynuyoruz.	play
We are going to play against other schools ___. / Bir ay içinde diğer okullara karşı oynayacağız.	in one month
I ___ you about this yet. / Sana bundan henüz bahsetmedim.	haven’t told
When she came to school, everyone ___ happy. / Okula geldiğinde herkes mutluydu.	was
My classmates and I ___ like Ali. / Sınıf arkadaşlarım ve ben Ali’yi sevmiyoruz.	don’t
He gives it ___ us. / Onu bize veriyor.	to
Sometimes, he ___ a song. / Bazen bir şarkı çalıyor.	plays
We repeat the song ___ our English teacher. / İngilizce öğretmenimizle birlikte şarkıyı tekrar ediyoruz.	along with
When we have ____ free time, … / Boş zamanımız olduğunda, …	some
I ___ excited. / Heyecanlanıyorum.	am getting
My exams —- for two weeks. / Sınavlarım iki hafta sürüyor.	last
In the New Year's evening, I —- a little bit with my family. / Yılbaşı akşamı, ailemle biraz sohbet ederim.	chat
I don't think it should be called a ——. / Bunun kutlama olarak adlandırılmaması gerektiğini düşünüyorum.	celebration
We take many mock exams to prepare —— for the exam. / Sınav için daha iyi hazırlanmak adına çok sayıda deneme sınavı yapıyoruz.	better
I am ——, I always look at the bright side. / Ben iyimserim, her zaman olayların iyi tarafına bakarım.	optimistic
I am optimistic, I always look at the —— side. / Ben iyimserim, her zaman olayların iyi tarafına bakarım.	bright
I can —— friends easily. / Kolayca arkadaş edinebilirim.	make
I am an ——. / Ben dışa dönük biriyim.	extrovert
Rude people might —— others' feelings. / Kaba insanlar başkalarının duygularını incitebilir.	hurt
When you —— time with rude people, they affect you negatively. / Kaba insanlarla vakit geçirdiğinde, seni olumsuz etkilerler.	spend
Having optimistic friends can be —-. / İyi niyetli arkadaşlara sahip olmak faydalı olabilir.	efficient
Which personality —— do you like the most? / Hangi kişilik özelliklerini en çok seversiniz?	traits
I think being a volleyball player is the most —— job for me. / Benim için en uygun işin voleybolcu olmak olduğunu düşünüyorum.	suitable
I want to try different ——. / Farklı mutfaklar denemek istiyorum.	cuisines
You can't be a volleyball player —— you go to college. / Üniversiteye gitmedikçe voleybolcu olamazsın.	unless
You should communicate —- with your teammates. / Takım arkadaşlarınla iyi iletişim kurmalısın.	well
—- you do your homework, you can’t get candy. / Ödevini yapmazsan, şeker alamazsın.	unless
You need to be optimistic even when you lose to your ——. / Rakibine yenilsen bile iyimser olman gerekiyor.	opponent
_You need to be optimistic —- when you lose to your opponent. _(Rakibinize yenilseniz bile iyimser olmanız gerekiyor.)	even
_We ——every weekend to have a family dinner. / Her hafta sonu aile yemeği için bir araya geliriz. _	gather