Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

level: 286

Questions and Answers List

level questions: 286

Question	Answer
_ _She was _____in the car accident. ( O araba kazasında yaralandı.)	injured
(Dikkat et, bisikletten düşebilirsin.)	fall off
(Büyüklüğü umursamıyorum; önemli olan kalite.)	matters
(O, İngilizceyi Britanya aksanı ile konuşuyor.)	accent
(Otobüse zar zor yetiştik.)	barely
_ _English is _____ popular (İngilizce giderek daha popüler hale geliyor).	getting more
_ _I feel __. ( Güvende hissediyorum.)	safe
_ _It looks at me __.(Bana sevimli bir şekilde bakıyor.)	cutely
_ _The cat is _____ on the floor. (Kedi yerde yatıyor.)	lying down
_ _My cat _____fur. (Kedim tüy döküyor.)	sheds
_ _I ___ the quiz was not too difficult. (Sınavın çok zor olmadığını düşündüm.)	thought
_ _He ____that the train was delayed. (Trenin geciktiğini öğrendi.)	found out
_ _Cats tend to ____fur more than other pets. (Kediler, diğer evcil hayvanlara göre daha fazla tüy döker.)	shed
_ _I'm still ____used to my new phone. (Yeni telefonuma hâlâ alışıyorum.)	getting
I _______ meet my friends. /Arkadaşlarımla buluşacağım (planlı)	am going to
We ______ talk about school. / Biz okul hakkında konuşacağız. (planlı)	are going to
My mom _______ make a cake./ Annem bir kek yapacak. (planlı)	is going to
I _______ have a cup of tea, please. / Bir fincan çay almak "isterdim"	would like to
She would like to ______ Paris someday. / Bir gün Paris'i "ziyaret" etmek isterdim.	visit
I _____ to play tennis./Tenis oynardım.	used
I used _____ go swimming./Yüzmeye giderdim.	to
My sister ______ read book./Ablam eskiden kitap okurdu.	used to
Ali______ breakfast./Ali kahvaltı yapardı.	used to have
I _____ up late./Ben geç kalkardım.	used to get
Tarkan ______ in Turkiye./Tarkan Türkiye de yaşardı.	used to live
______ you like a cup of coffee? /Bir fincan kahve ister miydiniz?	Would
Would you ______ drink a cup of coffee? /Bir fincan kahve içmek ister miydiniz?	like to
I ______ to live in Canada. /Kanada'da yaşamak isterdim.	would like
I would like to _____ to Japan. /Japonya ya gitmek isterdim.	go
I _______ dance, but I am too tired. /Dans etmeyi isterdim ama çok yorgunum.	would like to
________ to go out with your friends? /Arkadaşlarınla dışarı çıkmak ister misin?	Would you like
I _______ that new movie. /O yeni filmi izlemek isterdim.	would like to watch
We ______ relax during the holiday. /Tatilde dinlenmek isterdik.	would like to
Eğer erken kalkarsan, okula zamanında gidersin.	If you wake up early, you will get to school on time.
Eğer çalışmazsan, sınavı geçemezsin.	If you don't study, you won't pass the exam.
Eğer hava güzel olursa, pikniğe gideriz.	If the weather is nice, we will go for a picnic.
Apple was _____./Elma yenildi.	eaten
My room _____cleaned./Odam temizlendi.	was
Letter _____ ./Mektup yazıldı.	was written
Flowers ______./Çiçekler sulandı.	were watered
Game ______./Oyun oynandı.	was played
Car _____./Araba sürüldü.	was driven
Bike ______./Bisiklet tamir edildi.	was repaired
Milk ______./Süt içildi.	was drunk
Song ______./Şarkı söylendi.	was sung
Car ______. /Araba çalındı.	was stolen
Photo ______. /Fotoğraf çekildi.	was taken
Book _______./Kitap okundu.	was read
TV ______./TV kuruldu.	was set
My room was cleaned _____my mom. /Odam annem tarafından temizlendi.	by
Ali ______ Veli/ Ali Veli tarafından öldürüldü.	was killed by
Book was read by _____ ./ Kitap benim tarafımdan okundu.	me
Car was washed by _____ . / Araba onun (erkek) tarafından yıkandı.	him
Meal was cooked by ____. /Yemek onun (kadın) tarafından pişirildi.	her
The game was played by ______. / Oyun onlar tarafından oynandı.	them
Photo was taken by ____. / Fotoğraf bizim tarafımızdan çekildi.	us
_ _My school ___ is really good. (Okul karnem gerçekten çok iyi.)	report
_ _Arabic is difficult ____learn. (Arapça öğrenmek zor.)	to
_ _. I want to learn _____ (Japonca öğrenmek istiyorum.)	Japanese
_ _My hamster sleeps 6 hours ____, but it is a long time. (Hamsterım günde 6 saat uyur, ama bu uzun bir süre.)	a day
_ _Some children are ______. (Bazı çocuklar yaramazdır.)	mischievous
_ _Summer is so far _____ now. (Yaz şu anda çok uzak.)	from
_ _I ______with all my cousins. (Tüm kuzenlerimle iyi anlaşıyorum.)	get along well
_ _ I like _____ of my cousins. (Çoğu kuzenimi severim.)	most
_ _She was _____in the car accident. ( O araba kazasında yaralandı.)	injured
(Dikkat et, bisikletten düşebilirsin.)	fall off
(Büyüklüğü umursamıyorum; önemli olan kalite.)	matters
(O, İngilizceyi Britanya aksanı ile konuşuyor.)	accent
(Otobüse zar zor yetiştik.)	barely
_ _English is _____ popular (İngilizce giderek daha popüler hale geliyor).	getting more
_ _I feel __. ( Güvende hissediyorum.)	safe
_ _It looks at me __.(Bana sevimli bir şekilde bakıyor.)	cutely
_ _The cat is _____ on the floor. (Kedi yerde yatıyor.)	lying down
_ _My cat _____fur. (Kedim tüy döküyor.)	sheds
_ _I ___ the quiz was not too difficult. (Sınavın çok zor olmadığını düşündüm.)	thought
_ _He ____that the train was delayed. (Trenin geciktiğini öğrendi.)	found out
_ _Cats tend to ____fur more than other pets. (Kediler, diğer evcil hayvanlara göre daha fazla tüy döker.)	shed
_ _I'm still ____used to my new phone. (Yeni telefonuma hâlâ alışıyorum.)	getting
_ _I bought Dubai chocolate ____ shopping mall. (Alışveriş merkezinden Dubai çikolatası aldım.)	from
_ _I bought a star ___. (Bir yıldız kolye aldım.)	necklace
_ _The necklace is ____. (Kolye şık.)	stylish
_ _We made a ____ for her. (Onun için bir sürpriz yaptık.)	suprise
_ _She likes ______ gifts. (Kırtasiye hediyelerini sever.)	stationery
_ _She has _____ Dubai chocolate before. (Daha önce Dubai çikolatası yememişti.)	never eaten
_ _I wll ______ give her a Dubai chocolate for her birthday. (Doğum günü için ona Dubai çikolatası verebileceğim.)	be able to
Jason _____ his shoe. /Jason ayakkabısını "kaybetti".	lost
He "_____" all over the house. /Evin her yerini "aradı".	searched
He searched "_____" the house. /Evin "her yerini" aradı.	all over
Jason "_____" in the closet /Jason dolaba "baktı".	looked
"______", Jason looked outside. /"Son olarak", Jason dışarı baktı	Last
Last, Jason looked "______". /Son olarak, Jason "dışarı" baktı	outside
His dog had something "______". /Köpeği Clover'ın "ağzında" bir şey vardı.	in her mouth
Clower is "______" on Jason's shoe. /Clower Jason'ın ayakkabısını "çiğniyor".	chewing
She "______" the ball up into the air. /Topu havaya "fırlattı".	tossed
Dog is "_______" Jason to feed her. /Köpek Jason'ın onu beslemesini "bekliyor".	waiting for
Dog is waiting for Jason to "______" her. /Köpek Jason'ın onu "beslemesini" bekliyor.	feed
I "______" see what he was doing. /Ne yaptığını görebildim.	could
I "_______" see what he was doing. /Ne yaptığını göremedim.	couldn't
Where "______" the shoe be? /Ayakkabı nerede olabilirdi?	could