Buscar
🇪🇸
MEM
O
RY
.COM
4.37.48
Invitado
Iniciar sesión
Página de inicio
0
0
0
0
0
Crear curso
Cursos
Último juego
Panel
Notificaciones
Clases
Carpetas
Exámenes
Exámenes personalizados
Ayuda
Marcador
Tienda
Premios
Amigos
Asignaturas
Modo oscuro
Identificador de usuario: 999999
Versión: 4.37.48
www.memory.es
Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar
MEM
O
RY
Inicia sesión para empezar
Index
»
Academy T1 - English Cloze - Writing
»
SUMMER
»
196GI DB-2
level: 196GI DB-2
Questions and Answers List
level questions: 196GI DB-2
Question
Answer
My car ________ last week. (Arabam geçen hafta çalındı)
was stolen
The new movie ____________ now. (Yeni film şimdi izleniyor.)
is being cleaned
My room ________ by the maid. (Odam hizmetçi tarafından temizlenecek.
will be cleaned
Flowers ________ by the gardener every day. (Çiçekler her gün bahçıvan tarafınan sulanır.
are watered
TOGG ________ in Türkiye. (TOGG, Türkiye’de üretilir.)
is produced
The game _________ by the children. Oyun çocuklar tarafından oynanıyor.)
is being played
My bike __________ by the mechanic. (Bisikletim tamirci tarafından tamir edilecek.)
will be fixed
Story _______ by the teacher. (Hİkaye öğretmen tarafından okundu. )
was read
I ___ in the hotel. / Otelde kaldım.
stayed
I ____ in the hotel. / Otelde kalıyorum.
am staying
______ in the hotel, I played with my friends. / Otelde kalırken arkadaşlarımla oynadım.
While I was staying
The water slide ____ very big. / Su kaydırağı çok büyüktü.
was
My father and my mother ____ in İstanbul. / Babam ve annem İstanbul'da.
are
_____ in İstanbul. / Ebeveynlerim İstanbul'da.
My parents are
My brother and I ___ in the living room. / Kardeşim ve ben oturma odasındayız.
are
I want _____. / Çok para isterim.
a lot of money
The meal ___ very delicious. / Yemek çok lezzetliydi.
was
What does “delicious” ____? / "Lezzetli" ne demek?
mean
I want ____. / Koşmak isterim.
to run
I ___ chocolate. / Çikolata isterim.
want
I ____ eat chocolate. / Çikolata yemek isterim.
want to
I want ____ in the pool. / Havuzda yüzmek isterim.
to swim
I like _____. / Dans etmeyi severim.
dancing
I like _____. I want to run. / Koşmayı seviyorum. Koşmak isterim.
running
I want ____. / Uyumak isterim.
to sleep
I want _____ money. / Çok para isterim.
a lot of
I ____ a lot of money. / Çok para kazanmak isterim.
want to earn
Our house _____. / Evimiz boyanacak.
will be painted
My bike ______. / Bisikletim satılacak.
will be sold
A new computer ____ bought. / Yeni bir bilgisayar alınacak.
will be
I ____ after the lesson. / Ders sonrası belki uyuyabilirim.
might sleep
I could go out ____ the lesson. / Dersten sonra dışarı çıkabilirim.
after
____ I open the window? / Pencereyi açabilir miyim?
May
We _____ the match tomorrow evening. / Yarın akşam maçı izleyeceğiz.
are going to watch
I _____ the match. / Maçı belki izleyebilirim.
could watch
I ____ my father watch the match. / Babama maçı izleteceğim.
will have
I will have the TV ____. / Televizyonu tamir ettireceğim.
repaired
I ____ the TV repaired yesterday. / Televizyonu dün tamir ettirdim.
had
I had my father ____ a computer. / Babama bir bilgisayar sattırdım.
sell
I had my father sell ___ computer. / Babama bilgisayarı sattırdım.
the
I had my father sell ____ computer. / Babama bilgisayarımı sattırdım.
my
I watched a movie, the movie was ____. / Bir film izledim, film sıkıcıydı.
boring
I watched a movie, the movie was ____. / Bir film izledim, film heyecan vericiydi.
exciting
I watched a movie, the movie was ___. / Bir film izledim, film yorucuydu.
tiring
We were ___. / Yorgunduk.
tired
We were ___. / Sıkıldık.
bored
We were ___. / Heyecanlandık.
excited
_ I like ——- books._ (Kitap okumayı seviyorum.)
reading
_I like ——- football. _(Futbol oynamayı seviyorum.)
playing
_I —— read this book tomorrow._(Bu kitabı yarın okuyacağım)
will
_ I —— read this book yet._(Bu kitabı henüz okumadım.)
have not
_ I got a new ——- today._ (Bugün yeni bir saç kesimi yaptırdım)
haircut
_ My school has many ——- in different cities._(Okulumun farklı şehirlerde birçok şubesi var.)
branches
_ I like to play football —— him._ (Onunla futbol oynamayı seviyorum)
with
_ My teachers —— very good._(Öğretmenlerim çok iyi.)
are
_I like to —- math problem. (çözmek)
solve
_My ———— favorite subject is social studies. _en sevmediğim konu
least
_I —- baby shark song. _(nefret)
hate
I like to help my mother with everyday ——-_(Annemin günlük işleriyle ilgilenmesine yardım etmeyi seviyorum.)
chores
_ What is the ——- of your name?_(Adınızın anlamı nedir?)
meaning
_ What is your ———favorite chore?_(en az favori)
least
_Good ——-, like reading every day, are important. _(alışkanlıklar)
habits
What’s your —— for being late today?" "Bugün geç kalmanın mazereti ne?"
excuse
I had ——- today. / Bugün kahvaltı yaptım.
breakfast
I go to the football course ——- in the summer. / Yazın sadece futbol kursuna giderim.
only
I cannot see the ——. / Zirveyi göremiyorum.
top
I will— —- to the top of the page. / Sayfanın en üstüne çıkmak için yukarı kaydıracağım.
scroll up
Adidas shoes are ——-. / Adidas ayakkabılar masraflı.
expensive
My siblings and I don’t ——- the same bedroom. / Kardeşlerimle aynı yatak odasını paylaşmıyoruz.
share
My football shoes are ——-. / Futbol ayakkabılarım renkli.
colorful
I give an ——— when I’m late for school. / Okula geç kaldığımda mazeret sunarım.
excuse
I feel ——- when I lie. / Yalan söylediğimde pişmanlık duyarım.
regret
We ——- from my hometown because of my father’s work. / Babamın işi nedeniyle memleketimden taşındık.
moved
My favorite chips flavor is ——. / En sevdiğim cips aroması baharatlıdır.
spicy
The soup has a sweet ——-. / Çorbanın tatlı bir lezzeti var.
flavor
_ The keys are at the ——— of the bag. "Anahtarlar çantanın dibinde."_
bottom
_ I —— not studying harder for the test. "Teste daha çok çalışmadığım için pişmanım._
regret
_——— the page to read more information. "Daha fazla bilgi okumak için aşağı kaydır. _
scroll down
I like —-, and they like me. / Ben onları seviyorum, onlar da beni seviyorlar.
them
I like playing football with —-. / Onlarla futbol oynamayı seviyorum.
them
We like —- ——. / Birbirimizi seviyoruz.
each other
My best friend and I are ——-. / Ben ve en iyi arkadaşım komşuyuz.
neighbors
I met my friend for the first time six years —-. / Arkadaşımla ilk kez 6 yıl önce tanıştım.
ago
My favorite pizza ——- are… / En sevdiğim pizza malzemeleri…
toppings
I use —— of my computers. / Her iki bilgisayarımı da kullanıyorum.
both
I only play video games for 30 minutes a day because I am very ——. / Günde sadece 30 dakika oyun oynuyorum çünkü çok meşgulüm.
busy
I take a —- for 30 minutes every day. / Her gün 30 dakika kestiririm.
nap
I got a —— in swimming 3 years ago. / 3 yıl önce yüzmede bir derece kazandım.
degree
_ I take a ——- lesson to get better at math. / Matematikte daha iyi olmak için özel ders alıyorum._
private
Turkey is a beautiful —— with a rich history. / Türkiye, zengin bir tarihe sahip güzel bir ülkedir.
country
_Istanbul is the largest —- in Turkey. / İstanbul, Türkiye'nin en büyük şehridir. _
city
_Russia is an ——- big country. / Rusya son derece büyük bir ülkedir. _
extremely
I finished —- —- my homework. / Ödevimin tamamını bitirdim.
all of
I went ——-. / Dışarı çıktım.
outside
We washed my father’s car because it was —-. / Babamın arabasını yıkadık çünkü çok kirliydi.
dirty
I go to an —— swimming pool. / Kapalı yüzme havuzuna gidiyorum.
indoor
The book has an ——. / Kitap bir yazara/sanatçısına sahip.
author
The house was very ——-. It has many skeletons and witches. / Ev çok berbat bir durumdaydı. Birçok iskelet ve cadı vardı.
terrible
The house was very terrible. It has many —— and witches. / Ev çok berbat bir durumdaydı. Birçok iskelet ve cadı vardı.
skeletons
What will you take to the island to ——? / Hayatta kalmak için adaya ne alırsın?
survive
The captain of the ship will —- me from the island. / Geminin kaptanı beni adadan kurtaracak.
save
We are scared —— the skeleton. / İskeletten korkuyoruz.
of
I didn’t wash the by ——. / Kendim yıkamadım. (Note: This sentence seems incomplete and needs context)
myself
I visit my grandparents —— a month. / Her ay bir kez büyüklerimi ziyaret ederim.
once
I like to —— race cars. / Yarış arabalarını toplamayı seviyorum.
collect
I —- my toy cars to the school. / Arabalarımı okula getiriyorum.
bring
My friends bring —— cars to the school. / Arkadaşlarım arabalarını okula getiriyor.
their
My friend and I ——- our cars together. / Ben ve arkadaşlarım arabalarımızı birlikte değiştiriyoruz.
exchange
I started collecting cars —— I was 2 years old. / 2 yaşımdan beri araba toplamaya başladım.
when
I gave my old car to my brother —- a gift. / Eski arabamı kardeşime hediye olarak verdim.
as
I will —— you my brother’s cars. / Sana kardeşimin arabalarını göstereceğim.
show
My brother got really angry —- I took his car. / Kardeşim arabasını aldığımda çok sinirlendi.
when
What are the —— of the bulgur pilaf? / Bulgur pilavının içindekiler nelerdir?
ingredients
I —- —— tried to cook. / Hiç yemek yapmayı denemedim.
have never
Do you have any ——? / Herhangi bir alerjiniz var mı?
allergies
I am —— to trees. / Ağaçlara alerjim var.
allergic
I —- —— have the rarest car in the world. / Dünyadaki en nadir arabaya sahip olmayı tercih ederim.
would rather
I would rather have the —— car in the world. / Dünyadaki en nadir arabaya sahip olmayı tercih ederim.
rarest
I would rather have a car —— than a garage. / Garaj yerine araba pisti olmasını tercih ederim.
track
I —- —— have a car track than a garage. / Garaj yerine araba pisti olmasını tercih ederim.
would rather
I started playing Brawl Stars one month ——. / Brawl Stars oynamaya bir ay önce başladım.
ago
My brother goes to ——-. / Kardeşim anaokuluna gidiyor.
kindergarten
Next year my brother will —— my school. / Gelecek sene kardeşim benim okuluma gelecek.
join
I —— Hot Wheel cars with my friends. / Arkadaşlarımla sıcak tekerlekli araba takası yapıyorum.
trade
I _______ have a cup of tea, please. / Bir fincan çay almak "isterdim"
would like to
She would like to ______ Paris someday. / Bir gün Paris'i "ziyaret" etmek isterdim.
visit
They _______ learn how to play the guitar. / Nasıl Gitar çalınacağını "öğrenmek isterdim".
would like to learn
He _______ talk to the manager about his complaint. / Şikayeti hakkında müdürle konuşmak "isterdim".
would like to
We _______ to the beach this weekend. / Bu hafta sonu plaja "gitmek isterdim".
would like to go
I _____ to play tennis./Tenis oynardım.
used
I used _____ go swimming./Yüzmeye giderdim.
to
My sister ______ read book./Ablam eskiden kitap okurdu.
used to
Ali______ breakfast./Ali kahvaltı yapardı.
used to have
I _____ up late./Ben geç kalkardım.
used to get
Tarkan ______ in Turkiye./Tarkan Türkiye de yaşardı.
used to live
____ are in Antep. / Kuzenlerimin hepsi Antep’te.
All of my cousins
When I watched Galatasaray’s match, I ___. / Galatasaray’ın maçını izlediğimde kendimi berbat hissettim.
felt terrible
I think our players ___ more motivation. / Bence oyuncularımızın daha fazla motivasyona ihtiyacı var.
need
The other players ___ themselves to play like Osimhen. / Diğer oyuncular, Osimhen gibi oynamak için kendilerini zorlamalı.
should push
I finished my homework ___ my holiday. / Tatilimde ödevimi bitirdim.
during
I met my friends ___ Thursday. / Geçen perşembe arkadaşlarımla buluştum.
last
I ___ two Hot Wheels cars. / İki tane Hot Wheels arabası aldım.
bought
There was a ___. / Bir indirim vardı.
discount
The cars ____. / Arabalar indirimdeydi.
were on sale
Premium Hot Wheels cars are not ___ Hot Wheels cars. / Premium Hot Wheels arabaları, normal Hot Wheels arabalarından daha büyük değil.
bigger than regular
These cars are more ___. / Bu arabalar daha dayanıklı.
durable
These cars are ___ expensive. / Bu arabalar çok daha pahalı.
much more
I ___ some new Hot Wheels cars. / Birkaç yeni Hot Wheels arabası aldım.
have bought
When schools are open, I ___ play online games. / Okullar açıkken çevrimiçi oyun oynamama izin verilmiyor.
am not allowed to
I ___ real money on online games. / Çevrimiçi oyunlara hiç gerçek para harcamadım.
have never spent
I think spending real money on online games ___. / Bence çevrimiçi oyunlara gerçek para harcamak mantıklı değil.
doesn’t make sense
If I don’t use an online item in the future, my money ___. / Gelecekte bir çevrimiçi eşyayı kullanmazsam param boşa gidecek.
will be wasted
I ___ this Hot Wheels car yet. / Bu Hot Wheels arabasını henüz açmadım.
haven’t unwrapped
I am planning to sell them ___ twenty. / Yirmi yaşına geldiğimde onları satmayı planlıyorum.
when I turn
____ / Harçlık
Pocket money
I “___-” any cousins who live in Isparta. / Isparta'da yaşayan “kuzenlerim yok”.
don’t have
I “____” to Amasya. / Amasya'ya “hiç gitmedim”.
have never been
She likes Harry Potter “____”. / Harry Potter’ı “çok” seviyor.
a lot
I “____” Beyran Soup. / Beyran çorbası “hiç yemedim”.
have never eaten
“___” we go to Gaziantep, I always eat my grandmother’s “yuvalama”. / Gaziantep’e “her gittiğimizde”, büyükannemin “yuvalamasını” yerim.
Whenever
My grandmother’s meals are “____” than my mother’s meals. / Büyükannemin yemekleri, annemin yemeklerinden “daha lezzetli”.
more delicious
My grandmother’s meals “___” very delicious. / Büyükannemin yemekleri “çok lezzetlidir”.
are
“-____” Antep, I want to eat many meals and grandma cooks them for me. / “Antep’teyken” birçok yemeği yemek istiyorum, büyükannem benim için “pişiriyor”.
When I am in
I “____” both the Zeugma Museum and Science Museum in Antep. / Antep’teki hem Zeugma Müzesi’ne hem de Bilim Müzesi’ne “gittim”.
have been to
“____” years old, I visited these museums. / “Dört ya da beş yaşındayken” bu müzeleri ziyaret ettim.
When I was four or five
I have been to “___” the Zeugma Museum and Science Museum in Antep. / Antep’teki “hem” Zeugma Müzesi’ne hem de Bilim Müzesi’ne gittim.
both
I “___” Galatasaray Museum. / Galatasaray Müzesi’ni “ziyaret etmek istiyorum”. (gerçekten)
want to visit
I “___” Galatasaray Museum. / Galatasaray Müzesi’ni “ziyaret etmek isterim”. (hayalimde)
would like to visit
When my favorite team scores a goal, my dad “___” anything. / Favori takımım gol attığında, babam “hiçbir şey yapmaz”.
doesn’t do
Icardi “___” a new girlfriend. / Icardi’nin “yeni bir kız arkadaşı var”.
has
He “___”. / O, bir “ameliyat geçirdi”.
had an operation
Icardi “____” many things. / Icardi “birçok şey yaşadı”. (KÖTÜ ŞEYLER)
has gone through
“___”, Icardi does physiotherapy trainings in İstanbul. / “Bildiğim kadarıyla”, Icardi İstanbul’da “fizyoterapi” antrenmanları yapıyor.
As far as I know
I “___” Galatasaray’s matches for two weeks. / İki haftadır Galatasaray’ın maçlarını “izlemedim”.
haven’t seen
Muslera “___” many goals. / Muslera “birçok gol yiyor”.
concedes
—- my cousins live in Gazintep. / Bütün kuzenlerim Almanya'da yaşıyor.
All
—— I was in Gazintep, I stayed in my grandparents’ house. / Almanya'dayken, büyüklerimin evinde kaldım.
When
The road trip —-7 hours. / Yolculuk 7 saat sürdü.
took
We —- 7 hours on the road. / Yolda 7 saat harcadık.
spent
Have you ever —— to Germany? / Almanya'ya hiç gittin mi?
been
I have never been —-. / Hiç yurtdışına gitmedim.
abroad
I have never been camping ——. / Daha önce kamp yapmadım.
before
I —- camping every year. / Her yıl kamp yapmaya giderim.
go
I go camping with —- member of my family. / Ailemdeki her bireyle kamp yapmaya giderim.
every
—- —- my cousins lives in Istanbul. / Kuzenlerimden biri İstanbul'da yaşıyor.
one of
I have —— been to another country before. / Daha önce başka bir ülkeye gitmedim.
never
Which country would you —— to travel to? Germany or England? / Hangi ülkeye seyahat etmeyi tercih edersin? Almanya mı yoksa İngiltere mi?
prefer
I —- my personal items before traveling. / Seyahate çıkmadan önce kişisel eşyalarımı toplarım.
pack
The —- is in the shape of a house. / Eyalet bir ev şekline benziyor.
statue
The girl is —- many bags. / Kız, birçok çanta taşıyor.
carrying
_The man has a —- leg. _/Adamın kırık bacağı var.
broken
_ The man is —— glasses_/Adam gözlük takıyor.
wearing
His —— was very heavy. /Onun bavulu çok ağırdı.
suitcase