| Plaja gitmek kulağa harika geliyor! | Going to the beach sounds great! |
| Ailemle vakit geçirmeyi seviyorum. | I love spending time with my family. |
| Hala bekliyor musun? | Are you still waiting? |
| Onlar güçlü bir arkadaşlık bağına sahipler. | They have a strong bond of friendship. |
| Akşam yemeğinden sonra tıka basa doydum. | After dinner, I felt stuffed. |
| Arkadaşlar birbirini desteklemeli. | Friends should support each other. |
| O, her zaman kararlarımı destekler. | She is always supportive of my decisions. |
| Tabii ki, sana bu konuda yardım ederim. | Sure, I’ll help you with that. |
| Hayatta kalmak için su bulmalıyız. | We need to find water to survive. |
| O, her şeyi fazla ciddiye alır. | He always takes things too seriously. |
| Daha sonra konuşabilir miyiz? | Can we talk later? |
| Yalan söylemek yanlıştır. | It’s wrong to tell lies. |
| Sırları başkalarına asla söyleme. | Never tell secrets to others. |
| Sana gerçeği anlatacağım. | I will tell you the truth. |
| Vardığımda sana mesaj atarım. | I’ll text you when I arrive. |
| Film gecesi mi? Harika olurdu! | A movie night? That would be great! |
| Yağmur yağıyor, bu yüzden evde kaldık. | It’s raining, that’s why we stayed home. |
| Masanın üzerindeki şey ne? | What’s that thing on the table? |
| Antrenmandan sonra çok susadım. | I’m so thirsty after the training. |
| Lunapark treni yolculuğu heyecan vericiydi! | The roller coaster ride was thrilling! |
