| Oraya bir file kurabiliriz. | We can set up a net there. |
| Saat 15.00'i hedefleyelim. | Let's aim for 3 PM. |
| Voleybol dolu bir hafta sonu olacak. | It's going to be a volleyball-filled weekend. |
| Meydan okuma kabul edildi! | Challenge accepted! |
| Bu arada, servis atışlarına çalıştın mı? | By the way, have you been practicing your serves? |
| Servislerim ve smaçlarım üzerinde çalışıyorum. | I've been working on my serves and spikes. |
| Oynamak için can atıyorum. | I've been itching to play. |
| Oyuncular 4 kez topa dokunmadan önce top diğer bölgeye geçirilmelidir. | The ball must be passed to the other zone before the players don't touch to ball 4 times. |
| Hakem skorları takip eder. | The referee keeps track of the scores. |
| Dikkatimi oyunda tutamadım. | I couldn’t keep my attention on the game. |
| Uykum çok derin. | My sleep is very deep. |
| Alarm kurarım. | I set an alarm. |
| Günlerim planlarımla dolu. | My days are full of my plans. |
| Özel bir etkinlik için terziye gitmek, tarzınızı kişiselleştirmenin harika bir yoludur. | Going to a tailor for a special event is a great way to personalize your style. |
| Yazın açık kıyafetler giymek sıcak günlerde rahatlık sağlar. | Wearing open outfits in the summer provides comfort on hot days. |
| Dar elbiseler, konforu artırmak için esnek dikişlere sahip olmalıdır. | Tight dresses should have flexible stitching to enhance comfort. |
| Asitli içecekler diş sağlığına zarar verebilecek asitler içerebilir. | Acidic beverages may contain acids that can harm dental health. |
| Baklagiller, protein ve lif açısından zengin, bitki bazlı önemli bir kaynaktır. | Legumes are an important plant-based source rich in protein and fiber. |
| Spora katılmak refleksleri iyileştirebilir ve koordinasyonu geliştirebilir. | Engaging in sports can improve reflexes and enhance coordination. |
| Patronumla konuştum. | I talked to My Boss. |
| Karnımda her zaman ağrılar var. | I always have aches in my stomach. |
| Midem şimdi ağrıyor. | My stomach is aching now. |
| Karnım çok şişmişti. | My stomach was very swollen. |
| Köfte yumurta ile yapılır. | Meatball is made with egg. |
| Karşılaşacağınız hareketi tahmin etmelisiniz. | You should guess the movement that you will encounter. |
| Eğer bir oğlum olursa, onun bir dövüşçü olmasını isterim. | If I have a boy, I would like him to be a fighter. |
| Birisinin ofisteki kırık pencereyi tamir etmesini istiyoruz. | We would like someone to fix the broken window in the office. |
| Ekibin gün sonuna kadar raporlarını sunmasını istiyor. | He would like the team to submit their reports by the end of the day. |
| Birinin bagajımı taşımama yardım etmesini istiyorum. | I would like somebody to help me with my luggage. |
| Arkadaşlarının doğum günü partisine katılmasını istiyor. | She would like her friends to attend her birthday party. |
