Buscar
Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

   Inicia sesión para empezar

level: May24th, Conjunctions

Questions and Answers List

level questions: May24th, Conjunctions

QuestionAnswer
I run out of milk.Sütüm bitti.
We ended up with eating pizza.Pizzayla yemeyle sonuçlandık. - En sonunda pizza yedik.
She made up for her mistake.Hatasını telafi etti.
I'll get back to you later.Sana daha sonra döneceğim.
I need to cut down on sweets.Şekerli şeyleri azaltmam lazım.
I rely on her for help.Ona yardım için güveniyorum.
Look up the word in the dictionary.Sözlükte kelimeye bak.
I'll put off the meeting.Toplantıyı erteleyeceğim.
I want to take up painting.Resim yapmaya başlamak istiyorum.
Take an umbrella in case it rains.Yağmur yağarsa diye bir şemsiye al.
He arrived just as the movie started.Film başladığı anda geldi.
It was raining, so we stayed indoors.Yağmur yağıyordu, bu yüzden içeride kaldık.
He looked at me as if he had seen a ghost.Bana hayalet görmüş gibi baktı.
She walked towards the park.Parka doğru yürüdü.
Once I finish this book, I'll lend it to you.Bu kitabı bitirdikten sonra sana ödünç vereceğim.
He missed the train, hence he was late.Treni kaçırdı, bu yüzden geç kaldı.
He was so tired that he fell asleep immediately.O kadar yorgundu ki hemen uyudu.
In terms of quality, this product is excellent.Kalite açısından bu ürün mükemmel.
The match was canceled because of the rain.Maç yağmur nedeniyle iptal edildi.
She did it for the sake of her family.Ailesi için yaptı.
In case of an emergency, call 911.Acil durumda 911'i ara.
Therefore, she passed the exam.Bu yüzden sınavı geçti.
Finish your homework; otherwise, you can't go out.Ödevini bitir; aksi takdirde dışarı çıkamazsın.
It's a beautiful city, and furthermore, it has great food.Güzel bir şehir ve dahası harika yemekleri var.
Let's have pizza instead of pasta.Makarna yerine pizza yiyelim.
Everyone came to the party except for Tom.Tom hariç herkes partiye geldi.
I couldn't go to the party due to a prior commitment.Önceden bir taahhüdüm olduğu için partiye gidemedim.
The flight was delayed due to bad weather.Kötü hava koşulları nedeniyle uçuş gecikti.
She missed the train due to heavy traffic.Yoğun trafik nedeniyle treni kaçırdı.
I'll study hard for the exam in contrast with my lazy classmates.Tembel sınıf arkadaşlarımla karşılaştırıldığında sınav için sıkı çalışacağım.
No matter how hard he tries, he can't solve the puzzle.Ne kadar uğraşırsa uğraşsın, bulmacayı çözemiyor.
We ran out of time and couldn't finish the project.Zamanımız tükendi ve proje tamamlayamadık.
I ended up with a headache after a long day at work.Uzun bir iş gününden sonra baş ağrısıyla sonuçlandım.
She tried to make up for her mistake by apologizing.Hatasını telafi etmek için özür dileyerek denedi.
I need to get back to my emails later.Daha sonra e-postalarıma geri dönmeliyim.
I'm cutting down on sugar to improve my health.Sağlığımı iyileştirmek için şeker tüketimini azaltıyorum.
I rely on my alarm clock to wake me up in the morning.Sabahları beni uyandırmak için alarm saatime güveniyorum.
Look up the meaning of this word in the dictionary.Bu kelimenin anlamını sözlükte ara.
I'll have to put off our meeting until next week.Toplantımızı gelecek haftaya kadar ertelemem gerekecek.
I want to take up playing the guitar as a hobby.Hobilerim arasına gitar çalmayı eklemek istiyorum.
Take an umbrella in case it rains.Yağmur yağarsa diye bir şemsiye al.
He arrived just as the movie started.Film başladığı anda geldi.
She looked at me as if she had seen a ghost.Bana sanki hayalet görmüş gibi baktı.
He walked towards the park.Parka doğru yürüdü.
Once I finish my homework, I'll go out to play.Ödevimi bitirdikten sonra dışarı çıkacağım.
Hence, I will not be attending the meeting.Bu nedenle, toplantıya katılmayacağım.
She was so excited that she couldn't stop smiling.Çok heyecanlıydı ki gülümsemeyi durduramadı.
In terms of price, this product is affordable.Fiyat açısından, bu ürün uygun fiyatlıdır.
The game was canceled because of the rain.Oyun yağmur nedeniyle iptal edildi.
I'm learning English for the sake of my career.Kariyerim için İngilizce öğreniyorum.
In case of a fire, use the fire extinguisher.Yangın durumunda yangın söndürücüyü kullanın.
Therefore, we decided to go on a vacation.Bu nedenle, tatil yapmaya karar verdik.