| Geçen hafta sonu büyükanne ve büyükbabalarımızı ziyaret ettik. | We visited our grandparents last weekend. |
| TV'de çizgi film izledim | I watched cartoons on TV |
| Daha sonra dışarıda parkta oynadık. | Later we played outside in the park. |
| Ağaca tırmandı. | She climbed the tree. |
| Annem beni eve çağırdı. | My mom called me to the house. |
| Eve gitme zamanı gelmişti. | It was time to go to home. |
| Saat 8'de eve geldiler. | They arrived home at 8 o'clock. |
| Babam anahtarı aradı. | My dad looked for the key. |
| Hepimiz içeri girdik. | We all walked inside. |
| Ben bir akıllı saat istedim. | I wanted a smartwatch. |
| Ben dün ders çalıştım. | I studied yesterday. |
| Ben yeni bilgisayarı denedim. | I tried new computer. |
| Ben bir bilgisayara ihtiyacım vardı. | I needed a computer. |
| Arkadaşım sınavını geçti. | My friend passed his exam. |
| Dün okulda yeni şeyler öğrendim. | I learned new things yesterday. |
| Onlar 10 yıl önce İstanbul da yaşadılar. | They lived in the İstanbul ten years ago. |
| Ben yeni bir oyuna başladım. | I started a new game. |
| O beni doğum günü partisine davet etti. | He invited me to birthday party. |
| Polis onları durdurdu. | The police stopped them |
| Öğretmen pencereyi kapattı. | Teacher closed the window. |
| Müdür saat 9:00 da bankayı açtı. | Manager opened the bank at 9 a.m. |
| Annem yeni bir araba almaya karar verdi. | My mom decided to buy a new car. |
| Ben haftasonumu anneme yardım ettim. | I helped my mom at the weekend. |
| O kıyafetlerini değiştirdi. | He changed his clothes. |
| Ben ödevlerimi bitirdim. | I finished my homework. |
| Babam geçen haftasonumu kahvaltı hazırladı. | My dad prepared breakfast last weekend. |
| Annem dün lezzetli bir yemek pişirdi. | My mom cooked a delicious meal yesterday. |
| O beni hatırladı. | He remembered me. |
| Ali öğretmene bir soru sordu. | Ali asked a question to the teacher. |
| Babam dün çalışmadı. | My father didn't work yesterday. |
| Babam dün çalıştı. | My father worked yesterday. |
| Geçen yaz biz Taşucu’na seyahat ettik. | We travelled to Taşucu last summer. |
| Ben odamı temizledim ve düzenledim. | I cleaned and tidied my room. |
| Ali bu sabah yüzünü yıkadı. | Ali washed his face this morning. |
