level: 25th March
Questions and Answers List
level questions: 25th March
| Question | Answer |
|---|---|
| raw potato | çiğ patates |
| very fragile one | çok kırılgan |
| initial conquest | ilk fetih |
| It was devastated | Yıkıcı idi. |
| historical records | tarihsel kayıtlar |
| indigeneous population | Yerli nüfus |
| identity of this pest remained a mystery. | Bu haşerenin kimliği bir sır olarak kaldı. |
| The culprit was discovered. | Suçlu keşfedildi. |
| enviromental misfortune | çevre talihsizliği |
| Guesses ranged from influenza to smallpox. | Tahminler influenzadan çiçek hastalığına kadar uzanıyordu. |
| food shortages | Gıda kıtlığı |
| The bridge is designed to withstand earthquakes. | Köprü depremlere dayanacak şekilde tasarlanmıştır. |
| contaminated foodstuffs | kontamine gıda maddeleri |
| vessel | gemi |
| novel diseases | yeni hastalıklar |
| via global trade and travel | küresel ticaret ve seyahat yoluyla |
| religious belief | dini inanç |
| prior to importation of foreign religious traditions | yabancı dini geleneklerin ithal edilmesinden önce |
| Asian continent | Asya kıtası |
| with rare historical exceptions | Nadir tarihsel istisnalardan |
| cultural heritage and identity | Kültürel Miras ve Kimlik |
| Shinto deeply influenced Japan's interaction. | Shinto Japonya'nın etkileşimini derinden etkiledi. |
| cultural institution | kültür kurumu |
| the practice of Shinto was confined to elites. | Shinto'nun uygulaması seçkinlerle sınırlıydı. |
| This is not the case. | Durum bu değil. |
| It lacked coherence. | Tutarsızlıktan yoksundu. |
| Scholars wanted to purge it of foreign influences. | Akademisyenler onu yabancı etkilerden temizlemek istiyorlardı. |
| to dwell in the heavens or reside on earth | göklerde yaşamak veya yeryüzünde ikamet etmek |
| signs of depression | Depresyon belirtileri |
| They are reluctant to prematurely 'label' a young person. | Bir genç kişiyi erken 'etiketlemek' konusunda isteksizdirler. |
| with diagnosis of disorder | Bozukluk teşhisi ile |
| It is crucial to healthy emotional development | Sağlıklı duygusal gelişim için çok önemlidir |
| in children and adolescents | Çocuklarda ve ergenlerde |
| It goes undetected. | Tespit edilmez. |
| suicide attempts | İntihar girişimleri |
| stronger legs | daha güçlü bacaklar |
| all year long | tüm yıl boyunca |
| a pair of goggles | bir çift gözlük (yüzme) |
| It keeps water out. | Suyu dışarıda tutar. |
| mostly | çoğunlukla |
| whole body | tüm vücut |
| any way you want | istediğiniz şekilde |
| both | ikisi de, her ikisi de |
| toothache | diş ağrısı |
| especially | özellikle |
| Ali is so rude. | Ali çok kaba. |
| next to me | yanımda-yanıbaşımda |
| such as French and Spanish | Fransızca ve İspanyolca gibi |
| Ali refused to go on the roller coaster ride. | Ali roller coaster yolculuğuna çıkmayı reddetti. |
| disappointment | hayal kırıklığı |