Buscar
🇪🇸
MEM
O
RY
.COM
4.37.48
Invitado
Iniciar sesión
Página de inicio
0
0
0
0
0
Crear curso
Cursos
Último juego
Panel
Notificaciones
Clases
Carpetas
Exámenes
Exámenes personalizados
Ayuda
Marcador
Tienda
Premios
Amigos
Asignaturas
Modo oscuro
Identificador de usuario: 999999
Versión: 4.37.48
www.memory.es
Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar
MEM
O
RY
Inicia sesión para empezar
Index
»
İncebay Z's English Vocabulary
»
Chapter 1
»
Level-2
level: Level-2
Questions and Answers List
level questions: Level-2
Question
Answer
I have meeting at 10 AM.
Saat 10'da toplantım var.
I have class at 10 AM.
Saat 10'da dersim var.
I need to eat something.
Bir şeyler yemem gerek.
I will help you.
Sana yardım edeceğim.
I work really hard.
Gerçekten çok çalışıyorum.
I need to get prepared for the presentation.
Sunum için hazırlanmam gerekiyor.
I locked the door.
Kapıyı kilitledim.
My husband is a research assistant.
Eşim araştırma görevlisi.
I'm the assistant manager.
Müdür yardımcısıyım.
Public Education Center
halk eğitim merkezi
I was born in Bergama.
Bergama'da doğdum.
My parents were teachers.
Annem babam öğretmendi.
They are retired now.
Artık emekli oldular.
physical therapy and rehabilitation
fizik tedavi ve rehabilitasyon
I used to work as a physio-therapist.
Fizyoterapist olarak çalışıyordum.
I was a physio-therapist.
Ben fizyoterapisttim.
I became a teacher.
Öğretmen oldum.
When I was pregnant, ...
Hamileyken, ...
most of the time
çoğu zaman
Our course is not only weekdays.
Kursumuz sadece hafta içi değil.
I also work on Saturday.
Cumartesi günü de çalışıyorum.
I have one day-off a week.
Haftada bir gün iznim var.
There are about one hundred students in our center.
Merkezimizde yaklaşık yüz öğrenci var.
sub-division
alt bölüm
I am not responsible for Sincan.
Sincan'dan sorumlu değilim.
I am responsible for everything in Etimesgut.
Etimesgut'taki her şeyden ben sorumluyum.
I supervise the teachers.
Öğretmenleri denetliyorum.
We have hundreds of trainees.
Yüzlerce kursiyerimiz var.
One of them goes to the third grade.
Bir tanesi üçüncü sınıfa gidiyor.
One of them goes to the kindergarten.
Bir tanesi anaokuluna gidiyor.
When I give them rewards, they do their homework.
Onlara ödül verdiğimde ödevlerini yapıyorlar.
Don't get offended.
Kırılmayın.
Keep the change.
Üstü kalsın. (para)
domestic flight
iç hat uçuşu
nowadays
şu günlerde
Most of the I forget that I am going to go to Prague.
Çoğu zaman Prag'a gideceğimi unutuyorum.