Buscar
Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

   Inicia sesión para empezar

level: Sentences - 2

Questions and Answers List

level questions: Sentences - 2

QuestionAnswer
Kime yemek yapar?Who does she cook for?
Yemek ve pişirme hakkında konuşurlar.They talk about food and cooking.
Bazen hafta sonları yemek yapar.He sometimes cooks at the weekends.
Yemek satın alır.He buys meals.
Arkadaşları için yemek hazırlar.She prepares meals for her friends.
Çok yemek yapar mısın?Do you cook much?
O kadar sık yemek yapmam.I don't really cook that often.
Maçta satranç oynadık.We played chess during the match.
Hafta sonları yemek yapar.He cooks at the weekends.
Hiç dışarıda yemek yer misin?Do you ever eat out?
Ne zaman yorgun olsam, ...Whenever I’m tired, ...
Ne zaman uykum gelse,Whenever I’m sleepy,
Ne zaman dışarı çıksam, ...Whenever I go out, ...
Ne zaman ailemle konuşsam, ...Whenever I talk to my parents, ...
Ne zaman yeni bir şey alsam, ...Whenever I buy something new, ...
Hiç paket paket alır mısın?Do you ever buy take-away?
içeride mi yemek istersiniz, yoksa paket mi?Eat in, or take away?
O asla paket almaz.She never buys take-away.
Yemeğimin tadını çıkarırım.I enjoy my food.
Bir şeyler yemek için bir restorana gideceğim.I am going to go to a restaurant to eat something.
özellikle çocuklarlaespecially with the kids
İtiraf etmeliyim ki ...I have to admit that ...
“Admit” nedir?What is "admit"?
Ödemek zorundasın.You have to pay.
Okulda beyaz üniforma giymek zorundayım.I have to wear a white uniform at school.
Ara sıra paket satın almak zorunda kalırım.Occasionally I have to buy take-away,
Iphone 13 o kadar pahalı ki satın alamam.Iphone 13 is so expensive that I can't buy.
Babam o kadar zeki ki bir dahi.My father is so clever that he is a genius.
Yolda bir şeyler almam lazım.I have to buy something on my way.
Arkadaşlarını yanına davet eder.She invites her friends over.
Bazen arkadaşlarımı davet ederim.I sometimes invite my friends over.
Arkadaşları için yemek yapmaz.He doesn't cook for his friends.
Arkadaşlarını davet etmez.He doesn't invite his friends over.
Çok ders çalışsam da...Even though I study hard, ...
Sınav için çalışmam rağmen, ....Although I studied for the exam, ....
Arkadaşlarımı davet etmek istememe rağmen,Although I want to invite my friends,
Etrafta dolaştık. - Şehirde dolaştık.We walked around. - We wandered in the city.
Tiyatroya gittik.We went to the theatre.
Niğde'de tiyatro var mı?Is there a theatre in Niğde?
Oyun komikti.The play was funny.
Niğde'de hiç alışveriş merkezi yok.There isn't any shopping centres in Niğde.
Waffle House Cafe'ye gittik.We went to Waffle House Cafe.
Nasıl gitti?How did it go?
Bence gayet iyi gitti. - Bence gayet iyi geçtiI think it went quite well.
Ne dediler?What did they say?
üç ya da dört gün içindein three or four days
Sizi arayacağız.We'll call you.
Seni geri arayacağız.We'll call you back.
Orada çok fazla insan yoktu.There weren't a lot of other people there.
bir sürü başka insana lot of other people
Bu ne hakkında?What is this about?
Bu bir iş görüşmesiyle ilgili.This is about a job interview.
Neredeydi?Where was she?
Bir müzedeydi.She was in a museum.
Resimlere bakıyorlar.They are looking at the paintings.
Tablolara bakıyorlardı.They were looking at the paintings.
Müze kalabalık mıydı?Was the museum crowded?
Müze çok kalabalıktı.The museum was very crowded.
Sonunda içeri girdim.Finally, I got in.
Mona Lisa'yı görmeye çalıştım.I tried to see the Mona Lisa.
Japonca konuşmaya çalıştım.I tried to speak Japanese.
Tabloya bakamadım.I couldn't look at the painting.
Yurtdışına gitmeye çalıştım.I tried to go abroad.
Sen oradayken,...while you're in there, ...
Fotoğraf çekebilirsin.You can take photos.
Uyumaktan yoruldum.I'm tired of sleeping.
Yürümekten yoruldum.I'm tired of walking.
Fotoğraflara bakıyorlar.They are looking at photos.
Kanepede oturuyorsun.You're sitting on the sofa.
Ne yapıyorum ben?What am I doing?
Hiçbirşey değişmez!Nothing changes!
Yine de çok genç görünüyorsun.You look very young, though.
Saçlarıma bak!Look at my hair!
Çok kibardı.He was so very polite.
Burada ne oldu?What happened here?
Bir grup hakkında konuşuyorlar.They are talking about a group.
Bir grup oluşturamadılar.They couldn’t create a group.
Karar veremediler.They couldn't decide.
Çocuk mutsuz.The boy IS unhappy.
Söylemesi kolay değil.It's not easy to say.
Söylemesi kolay.It is easy to say.
Yemesi kolaydır.It is easy to eat.
Okuması zor.It is difficult to read.
Bizim grubumuzda değilsin.You're not in our group.
Başka bir grup bulmak zorundayım.I have to find another group.
Daha dikkatli olmak zorudayım.I have to be more careful.
O konuşkan.she is talkative.
aile geleneğiFamily tradition
Bayramlarda bir araya geliyoruzWe get together on holidays
En büyüğü oturmadan oturmayız.We don't sit before the eldest sits
Adını Marlo koydum.I named it Marlo.
Kedileri tercih ederim.I prefer cats.
Önceden kedilere dokunamıyordum.I couldn't touch cats before
Köpekler korkutucu olabiliyorlarDogs can be scary
Her şarkıyı söyleyebilir misin?Can you sing every song?
belirli bir şarkım yokI don't have a specific song.
Cumhuriyet Dönemi ile ilgiliIt is about the Republican Era.
adam biriyle konuşuyorthe man is talking to someone
kitap kendini tanımakla ilgilithe book is about knowing yourself