level: 13th November
Questions and Answers List
level questions: 13th November
Question | Answer |
---|---|
ateşi gördüğü ilk zaman | the first time he saw fire |
gördüğüm bir tavşan | a rabbit I saw |
okuduğum kitap | the book I read |
muhtemelen | probably |
kısa süre içerisinde | soon |
İki çubuğu birbirine sürtelim. | Let's rub two sticks together. |
koşarak | by running |
dizi izleyerek | by watching series |
sıcak tutmak | to keep warm |
Kendimizi sıcak tutalım. | Let's keep ourselves warm. |
Düşmanları korkutmak | to frighten away enemies |
mesaj sinyali vermek, mesaj vermek | to signal message |
dünyanın bazı bölgelerinde | in some parts of the world |
Ateş yakmalıyız. | We need to lit fire. |
Lütfen çocuğunuzu uyarın. | Please warn your kid. |
Onlar seçildi. | They were chosen. |
Öldürüldüler. | They were killed. |
Ateş kullanıldı. | Fire was used. |
Kağıdın icadından önce, | Before the invention of paper, |
yanan çubuklar | burning sticks |
değişen dünya | changing world |
yanmış evler | burned houses |
takımın lideri olarak | as the leader of the team |
tel sepet | wire basket |
tel sepetlerde küçük ateşler | small fires in wire baskets |
tam on iki saat | exactly twelve hours |
maymunlar tarafından yenen muzlar | bananas eaten by monkeys |
kardeşim tarafından kırılan cam | glass broken by my brother |
Ağaçları yakmayın. | Don't burn down the trees. |
korkutmak | to frighten |
bir şey elde etmek | to obtain something |
bir dizi deney | a series of experiments |
bilim adamlarından oluşan bir ekip | a team of scientists |
Toplumsal yapı | social structure |
En karmaşık | the most complex |
en pahalı | the most expensive |
karınca toplumlarının en karmaşığı | the most complex of ant societies |
keşke | I wish --- if only |
Çocuk evliliği | Child marriage |
son birkaç yıl içinde | over the past few years |
önemli ilerleme | important progress |
eşitliği teşvik etmek | to promote equality |
ilerleme kaydetmek | to make progress |
Hâlâ burada mısın? | Are you still here? |
en yüksek oranlardan biri | one of the highest rates |
en yüksek oranlar | the highest rates |
yüzde kırk bir | forty-one percent |
kızların yüzde kırk biri | forty-one percent of the girls |
yoksulluk | poverty |
bir sebep ve sonuç | a cause and consequence |
Japonya'dan Kızlar | Girls from Japan |
En zengin ailelerin kızları | Girls from the wealthiest families |
zengin olanlar | those who are rich |
ihtiyacı olanlar | those in need |
2 çocuğu olan biri | one who has 2 kids |
bir yük olarak | as a burden |
bir yük olarak görülen en yoksul insanlar | the poorest people who are seen as a burden |