HAYIR DE! | SAY, NO! |
Bisikletini sürer misin? | Do you ride your bike? |
hangi odada | in which room |
Samet'in odasındayım. | I am in Samet's room. |
Odanda mısın? | Are you in your room? |
Odamda değilim. | I am not in my room. |
Okulda İngilizce derslerim var. | At school, I have English lessons. |
İngilizceyi severim. | I like English. |
Birçok arkadaşım var. | I have many friends. |
kardeşimin adı | My brother's name |
Bisikletim yeşil. | My bike is green. |
İngilizce konuşAbilirim. | I can speak English. |
Almanca konuşAmam. | I can't speak German. |
havaalanına | to the airport |
Her gün okula giderim. | I go to school every day. |
Her gün süt içerim. | I drink milk every day. |
Her gün okula gitmem. | I don't go to school every day. |
Ben her gün süt içmem. | I don't drink milk every day. |
Her gün dişlerimi fırçalarım. | I brush my teeth every day. |
bana en iyi arkadaşından bahset | tell me about your bestfriend |
Yeni oyunlar yapmayı seviyorum. | I like to make new games |
çikolatalı kek çok lezzetli | chocolate cake is so delicious |
birçok insan pazartesiyi sevmez | Many people don't like Monday |
Onun bir bilgisayarı var. | She haS a computer. |
Bilgisayarı yok. (o kızın) | She doESn't have a computer. |
Almanca konuşmam. | I don't speak German. |
Ömer Almanca konuşmaz. | Ömer doesn't speak German. |
Almanca konuşurum. | I speak German. |
Ömer Almanca konuşur. | Ömer speakS German. |
Onlar asker. | They are soldiers. |
Biz asker değiliz. | We aren't soldiers. |
Köpeğini severim. | I like your dog. |
Ekmeğimizi yiyeceğim. | I will eat our bread. |
Onların ekmeğini yemeyeceğim. | I will not eat their bread. |
bahçede | in the garden |
arkadaşlarımla | with my friends |
arkadaşlarınla | with your friends |
öğleden sonra | in the afternoon |
Sophie bir dükkanda. | Sophie is in a store. |
Bu dükkan pahalı. | This store is expensive. |
pahalı bir ceket | an expensive jacket |
mükemmel bir öğrenci | a perfect student |
Bu rengi çok severim. | I like this color a lot. |
İsterim. | I want. |
Bir pasta satın almak isterim. | I want to buy a cake. |
Yardıma ihtiyacım var. | I need help. |
Babam Batmanlı. | My father is from Batman. |
Annem Samsunlu. | My mother is from Samsun. |
Ahtapotum yok. | I don't have an octopus. |
Orada bir köyümüz var. | We have a village there. |
daha iyi | better |
ineklerimiz yok | We don't have cows. |
Komşumun bir köpeği ve inekleri var. | My neighbor has a dog and cows. |
Favori bir kitabım yok. | I don't have a favorite book. |
en sevdiğin kitaplardan biri | one of your favorite books |
Kedisini bulmaya çalışıyor. | She is trying to find her cat. |
Bir köpek bulmaya çalışıyorum. | I am trying to find a dog. |
Büyük bir ailem var. | I have a big family. |
Para topladım. | I collected money. |
Zenginsin | you are rich |
Hatırlamıyorum. | I don't remember. |
şimdi mutluyum | I am happy now |
Seni biliyorum | I know you |
HAYIR DE! | SAY, NO! |
Babam bitcoin satın alır. | My dad buys bitcoin. |
Onlar pencere. | They are windows. |
Bunlar elma. | These are apples. |
Sandalyeler kafede. | Chairs are at the cafe. |
Çağan evde. | Çağan is in the house. |
Çağan yatakta. | Çağan is in the bed. |
Çağan portakal suyu içiyor. | Çağan is drinking orange juice. |
Çağan kafede. | Çağan is at the cafe. |
Futbol oynarım. | I play football. |
Çağan yarın futbol oynayacak. | Çağan will play football tomorrow. |
Verona'da | in Verona |
Bu aileler | These families |
her zaman | always |
Başka hangi renkleri seversin? | What other colors do you like? |
5 saniye sonra yoruluyorum. | After 5 seconds, I am tired. |
Komik tv programlarına gülerim. | I laugh at funny tv programs. |
Kaç kilosun? | How much do you weigh? |
30 kiloyum. | I weigh 30 kilos. |
16 kilo ağırlığında. | He weighs 16 kilos. |
bilgi teknolojileri ve yazılım geliştirme | information technologies and software development |
Dün hastanedeydim. | I was in hospital yesterday. |
O hasta. | She is ill. |
Zor muydu? | Was it hard? |
Zordu. | It was hard. |
2500 yıl önce. | Twenty five hundred years ago |
İngilizce ve Almanca aynı dildi. | English and German were the same language. |
Doğum günümde hep çikolatalı kek isterim. | I always want chocolate cake for my birthday. |
Her zaman okula gitmem. | I don't always go to school. |
Görmedim. | I didn't see. |