Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

level: second level

Questions and Answers List

level questions: second level

Question	Answer
buharlar	vapours
rahip	priest
dilemek, niyet etmek	to will sth
ödevler	assignments
yük	luggage
valiz	suitcase
inanç, iman	faith
kendine güvenmek	to have "confidence"
binyıl	millennium
canlı	"vivid" composition
entegre etmek, kaynaşmak	to integrate
soyut	"abstract" drawing
mecazi, şekillerden oluşan	figurative
düzen, şema	scheme
yatırım	investment
azaltma, indirim	reduction in prices
istifa	resignation
ihracat pazarları	export markets
uluslararası ticaret kuralları	international trade rules
gelişmekte olan ülkeler	developing countries
sth ortaya çıkarmak	to reveal sth
sth karşı rekabet etmek	to compete against sth
sth olarak kabul edilmek	to be regarded as sth
kurmak	to found
entelektüel (zihinsel) başarı	intellectual achievement
vasıtasıyla, bu sayede	whereby
bağımlılık	dependence
toplu işsizlik	massive unemployment
haline gelmek	to become
işçi sınıfından insanlar	working-class people
orta sınıftan insanlar	middle-class people
bağlı olmak, dayalı olmak	to depend on
ulaşabileceği bir yerde	within the reach
birey, bireysel	individual
yol açmak	to lead to sth
altyazı	subtitle
denizaltı	submarine
bilinçaltı	subconscious
benek	speck
benim sıram	it's my turn
"yutmak ve sindirmek"	to "ingest" fish
tükürmek	to spit out
senin sorunun ne? senin derdin ne?	What's the problem with you!
bir şeyin kenarında	on the edge of sth
"çalmak"	to "knock" on the door
bir şey yapmaya çalışmak	to try to do sth
firavun	the pharaoh
süveter	jumper
sadece, henüz, daha demin	just
kredi kartıyla ödemek	to pay by credit card
nakit ödemek	to pay in cash
süt ve süt ürünleri dahil olmak üzere hiç bir hayvalsal gıda tüketmeyen	vegan
bezelye	pea
domuz eti	pork
yaban domuzu	swine
domuz	pig (piglet)
yardım eli vermek	to give a helping hand
buhar	vapour
sıradışı	unusual
ıslak	wet
olay	weather "event"
bile, eşit	even
kıtlık ve kuraklık	famine and drought
büyük boyutlarda, çok ciddi	dramatic
heyelan, toprak kayması	landslide
sel	flood
sıkıntı yaşamak, problem yaşamak	to suffer
yıkıcı kuraklık	devastating droughts
sıcak hava dalgası	heat waves
döngü, çember	cycle
kaynaklanmak	to originate
Amerika ile Asya arasındaki okyanus, büyük okyanus, Japonyanın yanında	Pacific Ocean
Amerika ile Avrupa arasında, küçük okyanus	Atlas Ocean
Akdeniz	mediterranean sea
kara deniz	Black Sea
İstanbul Boğazı	Bosphorus
sıcak/ılık okyanus	warm ocean
istikrarlı	steadily
tuzak kurmak, yakalayıp bırakmamak	to trap
ısıtmak	to warm up
tava-tencere	pan-pot
buhar	steam
uydu	Satellite
veri-veriler	datum-data
yüzde	percent
yüzleşmek	to face
rol yapmak, hareket etmek	to act
hayat kurtarmak	to save live
para biriktirmek	to save money
belgeyi kaydetmek	to save a document
bir şey haline gelmek	to become
sıradan	common
oluşum	occurrence
tahmin etmek, öngörmek	to predict
ölçmek	to measure
sınırlamak	to limit