Buscar
Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

   Inicia sesión para empezar

Sami Kayda's English


🇹🇷  »  🇬🇧
Learn Inglés From Turco
Creado:


Public


0 / 5  (0 calificaciones)



» To start learning, click login

1 / 25

🇹🇷


Haydi Başlayalım.
🇬🇧


Let's Start.

Practique preguntas conocidas

Manténgase al día con sus preguntas pendientes

Completa 5 preguntas para habilitar la práctica

Exámenes

Examen: pon a prueba tus habilidades

Pon a prueba tus habilidades en el modo de examen

Aprenda nuevas preguntas

Popular en este curso

Aprende con fichas

Modos dinámicos

InteligenteMezcla inteligente de todos los modos
PersonalizadoUtilice la configuración para ponderar los modos dinámicos

Modo manual [beta]

Seleccione sus propios tipos de preguntas y respuestas
Otros modos disponibles

elección múltipleModo de elección múltiple

Sami Kayda's English - Detalles

Niveles:

Preguntas:

782 preguntas
🇹🇷🇬🇧
Ödevim var.
I have homework.
Babam bir dükkan işletir.
My dad runs a store.
Hayattayım.
I am alive.
Ayşe bir kediye sahip.
Ayşe has a cat.
Orada Bir mutfak var.
There is a kitchen
Orada bir kedi var.
There is a cat.
Orada bir ev var.
There is a house.
Orada evin içinde bir mutfak var.
There is a kitchen in the house.
Orada bir kalem var kutunun içinde.
There is a pencil in the box.
Ben bir öğrenciyim
I am a student.
Ben bir öğretmen değilim.
I am not a teacher.
Ben zekiyim.
I am smart.
Ben uzunum.
I am tall.
Ben kısa değilim.
I am not short.
Ben gencim.
I am young.
Ben öğrenci değilim.
I am NOT a student.
Ben bir öğretmen değilim.
I am not a teacher.
Ben bir doktorum.
I am a doctor.
Ali benim arkadaşım değil.
He is not my friend.
Ayşe uzun değil.
She is not tall.
Masa geniş değil.
Table is not large.
Evim büyük değil.
My house ,is not big.
Bir ev var. Ev büyük.
There is a house. House is big.
Orada bir kedi var. Kedi sarıdır.
There is a cat. Cat is yellow.
Bir fare var. Fare küçüktür.
There's a mouse. The mouse is small.
Bir kapı var. Kapı kahverengidir.
There is a door. The door is brown.
Bir adam var. Adam yaşlı.
There's a man. The man is old.
Bir şapka var. Şapka siyah ve sarıdır.
There is a hat. The hat is black and yellow.
Bir oğlan var. Oğlan sarışındır.
There is a boy. The boy is blonde.
Bir kadın polis var. Kadın polis havalı.
There's a policewoman. The policewoman is cool.
Bir bilgisayar var. Bilgisayar hızlı.
There is a computer. The computer is fast.
Bir doktor var. Doktor zeki.
There is a doctor. The doctor is smart.
Bir top var. Top siyah ve beyaz.
There is a ball. The ball is black and white.
Top sarı değil. Top yeşildir.
The ball is not yellow. The ball is green.
Elma mavi değil. Elma kırmızıdır.
The apple is not blue. The apple is red.
Ali mutlu değil. Ali üzgündür.
Ali is not happy. Ali is sad.
Büyükanne genç değil. Büyükanne yaşlıdır.
Grandma is not young. Grandma is old.
Büyükbaba genç değil. Büyükbaba yaşlı.
Grandpa is not young. Grandpa is old.
Fare siyah değil. Fare beyaz.
The mouse is not black. The mouse is white.
KApı beyaz değil. Kapı kahverengidir.
The door is not white. The door is brown.
Şapka sarı ve yeşil değil.. Şapka sarı ve siyahtır.
The hat is not yellow and green. The hat is yellow and black.
Çiçek kırmızı değil. Çiçek pembedir.
The flower is not red. The flower is pink.
Süt siyah değil.Süt beyazdır.
The milk is not black. The milk is white.
Ben futbolu severim.
I like football
Ben köfteyi severim.
I like meatball.
Bir bilgisayara sahibim.
I have computer.
Her sabah koşarım.
I run every morning.
I run.
Koşarım.
Hergün bahçede Ali ile yürürüm.
I walk in the garden with Ali every day.
Hergün bahçede yürürüm.
I walk in the garden every day.
Bahçede yürürüm.
I walk in the garden.
Ankara'da yaşarım.
I live in Ankara.
Elmalar satarım.
I sell apples.
Elma satarım.
I sell apple.
Bisiklete binerim.
I ride a bike.
Kitap okurum.
I read book.
Gece saat 12:30 de uyurum
I sleep at 12:30 at midnight.
Akşam oturma odasında TV izlerim.
I watch TV in the living room in the evening.
Akşam TV izlerim.
I watch TV in the evening.
TV izlerim.
I watch TV.
Odamda ders çalışırım.
I study in my room.
Ödevimi yaparım.
I do my homework.
Ben öğleden sonra 4:15 te eve gelirim.
I come to my house at four-fifteen in the afternoon.
Ben 4:15 te eve gelirim.
I come to my house at four-fifteen.
Ben hamburger yerim.
I eat hamburger.
Hamburger severim
I like hamburger.
Süt içerim.
I drink milk
I eat apple.
Ben elma yerim.
Ben ailemle akşam yemeği yerim.
I have dinner with my family.
Ben ailemle saat 8 de akşam yemeği yerim.
I have dinner with my family at 8 o’clock
Ben saat 7 de uyarım.
I wake up at 7 o'clock.
Ben sabah saat 7 de kalkarım.
I get up at 7 o'clock in the morning.
Ben okula otobüsle giderim.
I go to school by bus.
Derslerim 8:30 da başlar.
My lessons start at eight-thirty
Okulda saat 12:30 da öğlen yemeği yerim.
I have lunch at school at 12:30
Okulda öğlen yemeği yerim.
I have lunch at school.
Derslerim saat 15:35 de biter.
My lessons finish at fifteen-thirtyfive.
Ben banyoda elimi ve yüzümü yıkarım.
I wash my face and hands in the bathroom.
Ben okula giderim.
I go to school.