Melda's Vocabulary
🇹🇷 » 🇬🇧
Learn Inglés From Turco
Learn Inglés From Turco
Practique preguntas conocidas
Manténgase al día con sus preguntas pendientes
Completa 5 preguntas para habilitar la práctica
Exámenes
Examen: pon a prueba tus habilidades
Pon a prueba tus habilidades en el modo de examen
Aprenda nuevas preguntas
Modo manual [beta]
El propietario del curso no ha habilitado el modo manual
Melda's Vocabulary - Marcador
Melda's Vocabulary - Detalles
Niveles:
Preguntas:
197 preguntas
🇹🇷 | 🇬🇧 |
Saksı | Flowerpot |
Önermek | To suggest (-ed) |
Soru eklemek | To add a question |
Bir fotoğraf çekmek | To capture a photo |
Gün batımı parkı | Sunset park |
Sabırlı zebra | Patient zebra |
Istatistiklere takıntılı | Obsessed with statistics |
Uğur böceği | Ladybug |
Makarna üzerine sos | Dressing on the pasta |
Iğrenç (mide bulandırıcı) zeytinyağı | Disgusting olive oil |
Kimi, kime | Whom |
Zehir | Poison |
Aşık olmak | To fall in love |
Onu yakalayın! | Get him! |
Çok geç! | Too late |
Öldü - ölü | Died - dead |
Atatürk Devrimleri | Atatürk Revolutions |
Açıkça | Openly |
Çöpçü | Waste collector |
Izin vermek | To allow |
Hükümet işi, devlet işi | Governmental position |
Aşçılık | Cooking |
Muhtemel gelecekteki işler | Probable future jobs |
Haberleri kovalamak | To chase for the news |
Bu tür haberler | Such kind of news |
Böyle insanlar | Such kind of people |
Daha sonra | After that |
Kahve içmek | To have coffee |
Akabinde, sonrasında | Subsequently |
Sokağa çıkma yasağı | Curfew |
Herhangi bir kısıtlama yoktur. | There is no restriction. |
Bitki | Plant |
Spor salonu programı | Gym schedule |
Su topu kulübü | Water polo club |
Lütfen bekleyin, bir saniye | Just a moment |
Antrenman yapmak | To train |
Cumartesi | Saturday |
Perşembe | Thursday |
Eylül | September |
Kayıt olmak | To register |
Karşılaştırmak | To compare |
Geçimli, uyumlu bir kişi | An easy-going person |
Kabile | Clan |
Bir şey yapmakta ısrar etmek | To insist on doing something |
Ayrı bir sanat sınıfı | A separate art classroom |
Kravat bağlamak | To tie a tie |
Öğrenmek üzereyim. | I'm about to learn. |
Fiziksel, bedensel | Physical |
Bir kazadan vs. kurtulup hayatta kalmak | To survive an accident |
Bir dersten başarısız olmak | To fail a lesson |
Sınav sırasında kopya çekmek | To cheat during an exam |
Çoktan seçmeli sınav | Multiple choice exam |
Açık uçlu sınav | Open-ended exam |
Nasa'nın gezgini, uzay aracı | NASA´s rover |
Alt kısım | Bottom part |
Bir şeyi güvende tutmak | To keep something safe |
Özel metal “şey” | Special metal "thing" |
Özel bir ısıtma | A special heating system |
Eksi 90 derece | Minus 90 degrees |
Birini bir yere götürmek | To take somebody to somewhere |
Başka bir gezegen | Another planet |
Bir yere cephe olarak bakmak | To face somewhere |
Nemli adana | Humid Adana |
Meyve suyunu yoğunlaştırmak | To concentrate fruit juice |
Şehir merkezi | Downtown |
Kuran okumak | To recite Quran |
Yüksek sesle okumak | To read aloud |
Açısından | In terms of |
Farklı bölgeler | Different regions |
Hizmetçi | Servant |
Altın madalya | A gold medal |
Arzu edilen bir iş | A desirable job |
Bir hayat kurtarmak | To save a life |
Birisinin adını vermek | To name after someone |
Banka soymak | To rob a bank |
Mevcut, şimdide, halihazırda | Present |
Sadece üç kez | Only three times |
Bir zamandır (-dir) | For + zaman miktarı |
Bir zamandan beridir (-den beri) | Since+olayın başlangıcı |
Düzenli bir şekilde | On a regular basis |
Araştırma yürütmek | To conduct a research |
Meraklı bir araştırmacı | A curious researcher |
Son araştırmalar gösteriyor ki... | Recent research shows that ... |
Son kanıtlar gösteriyor ki... | Recent evidence shows that |
Çeşitli çalışmalar yürütmek | To carry out various studies |
Maaşının çoğu | Most of her salary |
Kreşteki çocuklar | The kids at daycare |
Bu adil değil | It is not fair |
Doğum izni | Maternity leave |
Az - daha az - en az | Little - less - the least |
Kadınların toplumdaki rolleri | Women's roles in society |
Hamile kalmak | To become pregnant |
Bir bebek evlat edinmek | To adopt a baby |
Işten izin almak | To take time off of work |
Ücretimin yaklaşık yarısı | About half of my wage |
Minnettar işçi | Grateful worker |
Yürümeye başlayan çocuk | Toddler |